3 Aralık 2010 Cuma

Yine


Dün tanıştık
ikinci kez
o sevimli gülüşün attırdın
ilk anda sonra yaz oldu

hazirandı sanırsam

seninle içmek
kısmet olmadı

yanımda olduğunu
düşünerek de içmek

uykusuz adama
sureti hep aslını arattı.


bana
bir tek ikimiz
farkındayız
böyle şeylerden galiba

dedin
yine

havaya girip
zaten bir tek senin
yanında bunların

farkına varıyorum
diyemedim
yine

o anlarda
nerde olduğumu da
bilemezdim
nereye gittiğimizi de
o yüzden sana
ansiklopedi arasında gül kuruttum
ama olmadı
her zamanki gibi
sonra uyandım

18 Kasım 2010 Perşembe

Sade

Bazen gerek yoktur
oynamaya kelimelerle

güzel bir cümlenin
tekrarı
yeter de artar bile
Şair yeni bir sevdanın sarhoşluğuyla
kendini ifade edecekti
en çetrefilli, belki de en yapay şekilde


Derken sadeliğin güzelliğini gördü

artık emindi

bütün olayı çözdü

ve sevinçle 3 kez şöyle dedi:


"KIIIIIIIIIIZZZZ" bana güldü
Kız "BANAAAAAA" güldü
Kız bana "GÜLDÜÜÜÜÜÜ"

13 Kasım 2010 Cumartesi

Nilüfer

Tek bir tebessüm açışın
kelebekler kondurur dünyama
ulaşılmaz güzelliğiyle
çok uzakta duran bir çiçek gibi

durma suyun ortasında
beni saramasan da
ki sana hiç gitmez
sıradanlar gibi sarmaşıklık yapmak
sen en iyisi kal
bir su bitkisi olarak
..................................
daha çekici gelse de
sakın gitme karanlık kıyılara
en havalısından bir çiçek,
bir nilüfer gibi
bu alemden
geçip giderek
iki saniyeliğine de olsa
düşlerimin kenarıma gel

24 Ekim 2010 Pazar

Eskide


pazartesileri
çekip gidememe sebebimdi gülüşünü görme olasılığım

salıları
öylece durmanı izlemeyi severdim
sadece

çarşambaları
sana bakışımı yakalardın

perşembeleri
bana diyecek bir şey bulamazdın
sadece şaşardın

cumaları
sen maç kritiği yapardın
bense seni hayatımın merkezine yerleştirirdim

cumartesileri
okanda konukları kim diye sorardın


pazarları
sadece özletirdin kendini

kendini "özel" sananlara gülerdin
onlara el sallamıştık beraber
ama bizi göremediler ...

politakacılara küfretmeye çalışırdın
zayıf küfürlü kelime dağarcığınla

süslenmesini pek beceremezdin
ama yine de kıskançlık krizilerden çıkamazdım
çünkü millete sevimli gelirdin

"dünyanın en fena olmayan pastaları"nın
en güzel servisçisiydin

sürekli diğer insanlardan bahsederdin
sanki diğerleri umrumdamış gibi...

kimsenin bilmesini istemediğim şarkılarımız vardı
kimsenin de bilmek istediği yoktu ama onlar "bizim"di

bana senin hakkında ufak şeyler anlatırdın
işte onları düşünerek nefes alabiliyorum.

ortak yönlerimiz çok
birbirimizin aynisiyiz diye
deli gibi sevinilir miydi ben çok yapardım

"televizyona yine seninki çıktı
ben izledim
sizin takımda bu sene iş yok
yeni albümleri beğenmedim
O film? evet çok fenaydı
seda sayan annesine söz vermiş
artık akıllanmış bir dahası olmayacakmış"
bir çocuk heyecanıyla sıralamasam, anlatsam herşeyi
sen de dinlesen eskisi gibi

evet,
başkalarını da düşündüm

yanımda kimin olduğu önemli değildi
ama onları sen de gördün
sadece yalnız ölmek istemediğim içindi
tüm siyah beyaz karelerden fırlayan
senin sevimli-hüzünlü yüzündü

büyük başarı hala böyle kalabilmek

utanç verici olurdu
yeni birisiyle olmana alışabilmek
bir sidik gölü içinde
yaşamış olduklarıma göndermeler yaparak

insan çok üzülünce ağlayamaz derdin
yine haklı çıktın

hem gidememek hem de kalamamak nasıl birşey
biliyor musun?
artık ben ne yapacağımı bilmiyorum
en iyisi benimle geçmişte dolan
son kez
ağlamama yardım et
ve yine bırak git

23 Ekim 2010 Cumartesi

Bugün yolda

Bugün yolda
küçük sevimli bir köpek gördüm
henüz çok küçücüktü çok sevimliydi
kahverengi tüyleriye
oyuncak bebekler gibiydi
keşke benim olsa dedim

ne garip oysa
hayatımda gördüğüm en sevimli köpeğin

başına sinekler üşüşmüştü
çünkü ölüydü
ve katili
onu orda bırakıp gidecek kadar ibneydi

Ben var ya onun için...

Ben onun tek bir gözyaşı için savaş çıkartırdım
Ama o yine kendisini ağlatanlarla ayni cephede olurdu.

20 Ekim 2010 Çarşamba

Güzelcik

Son fondipten sonra
boğazım yandı

bir bardak su almaya üşendim
doğrudan uyumaya yöneldim
dişlerimi bile fırçalamaladan
ama son anda durdum
sana bir şiir uydurdum

sonra sabah oldu

not aldığım kağıtı bulamadım
şiirden hatrımda kalan tek şey
bir kelime üç hecelik

şiirin adı güzelcik

19 Ekim 2010 Salı

Macera nasıl başladı?

Emo bloguna döndü diyenlere gelsin bu "emo"bilitenin kaynağı ve şairin gayri resmi bir otobiyografisi...

Siz de bir tane şarap ismi olun benden tavsiye.

Saçmalık

Ezbere bilişim
ayakkabı numaranı
en tiksindiğin hayvanı
neye sevindiğini
tahmin edişim yapacağın espriyi
unutmayışım seninle ilgili her detayı
gözümün önünde olması
seni ilk gördüğümde üzerindeki o elbisenin
aklımdan çıkmaması
en sevdiğin o 5 şarkının

tamam, herşey ayrıntıda gizlidir
ama tüm bunlar saçmalık
aşkımız yok sevgimin karşılığı yok
yüreğim hayallerine tok
herşeye rağmen
düşüncelerine esir beynim
gülüşüne hasret gözlerim
ve söylenenlere tıkalı
sesine aç olan kulağım
karşıdan gelip yol vermemek için
gözümün içine bakmayan bir sürücü gibiydin oysa sen...

18 Ekim 2010 Pazartesi

İnsan psikolojisi


İnsan psikolojisi ilginçtir. İnsanlar sadece sevdikleri şeyleri olduğundan daha güzel hatırlar. Ve bazen çok abartırlar.

- İnsan psikolojisinden anlayan bir arkadaş.

16 Ekim 2010 Cumartesi

Kamaşa


Bak bu şarkı seni anlatmış dedim
solistin sesi iğrençmiş
ama şarkı fena değil dedin galiba

ben zaten dalmıştım
ne dediğini bile anlamadım
yine seni düşünürken
senin dediklerine odaklanamayışım
ne garip salak dedim içimden


sonra bir şeyler saçmaladım
sallamadın bile

güldüm

uyuyakaldım

15 Ekim 2010 Cuma

Selam

Bana elini uzatmıştı
tokalaşmak için

ben de elimi uzattım
saniyelik hayallere dalmak için

eli minnacıktı
biraz terliydi
ama çok güzeldi

o benim
için
elini tutmak için yanıp tutuşmak

ama arkadaşça bir tokalaşmaya razı olmaktı
elini tutarken içten yihuuu diye bağırırken

dıştan hiç belli edememekti
ona deli gibi sarılmak isteyip

o tokalaşma sayesinde
yüzümde
o
şapşal gülümsememeyle 2 hafta dolaşmaktı
mal mal güzelciğe bakıp
elini bırakamamaktı
zaten elini ilk o çekti ve
çaresizce gittim
ama gerçi rüyamda hiç bırakmadım

13 Ekim 2010 Çarşamba

Sandalye

Birşeyler söyleyecektim
Sonra geldi aklıma acıkmadım pek.

İstesem karşı masadaki kızı süzerdim
Tavlama ihtimalim olmasa da

Eskiden olsa giderdim buralardan
Bakmadan arkama

Neden yine geldiler bana
Ve neden acı çeker gibi yüz ifaden
Çünkü gene düştün aklıma

Yüksek bir sandalyedeyim
İstesem rahat rahat yaslanabilirdim arkama
Ama keyfim yok
Dayanamadım gene yokluğuna...

Etobur

Sayın hanımefendi etobur çiçekler gibisiniz
Sakın siz oturmayın yaprağına
Siz de yenilebilirsiniz.

12 Ekim 2010 Salı

Bay Takıntı

Senin için özeldir,
seversin olmaz
zaten ipinde değilsindir
çünkü o özel olmak için hiçbir şey yapmamıştır.
Artık işin takıntı...
Kökle kalbine kalbine bıçağı...

Nedensizlik


Onun beni sevmeye bir nedeni, bir ihtiyacı olmadığı halde beni sevilebildiği için onu böyle çok seviyorum.

Vazgeçiş


Hayalimin eriyişini gördüm.
Mükemmelin o hıyartoya baktığında gözlerindeki mutluluğu...
bir de bana baktığında gözlerindeki hissizliği ve korkuyu..
Ve artık vaz geçmenin tam zamanı olduğunu anladım.
Hau ab* denildiğini anladı canavar.
Bıraktı.

*Hau ab:
almanca defol, yıkıl karşımdan, bi siktir git çay koy

8 Ekim 2010 Cuma

hep derine daha derine girenler : gidenler

Bayan 9 saniyeden tam 9 sene olacak bu sene
uysun diye değil... cidden lan dokuz sene...
bir çek edelim ilişki durumunu dedik o da ne?

anasını satayım...
bu kadar yakın olup bu kadar uzak olmayı nasıl beceriyorlar?
her hatun neden daha derine?
nasıl hem var hem de yok gibi benim için ?
o apaçide bende olmayan ne vardı?
o kadar insan varken bir apaçiye neden şiir yazdı?
neyse amuogoym onlar da onlarsız da olmuyor
insanoğlu bir garip bile bile hep yanlış düşünceler hayaller takıntılar devam ediyor.
bazı soruları çözdüm ama daha cevap gerek.
aç bir sally cinnamon* efkarı attıralım.



cover sally cinnamon - stone roses
Yükleyen kemalist89. - Yüksek çözünürlüklü video keyfini yaÅ�ayın!

7 Ekim 2010 Perşembe

Bayan Dokuz Saniye

O geldi, yanıma geldi
nasıl gitti dedi
cevapladım güldü
yanakları çizgi çizgicikti
bana güldü
saçıyla oynadı
9 saniye sürdü
sadece 9
sonra telefonu çaldı çekti gitti
olsun yine de güzeldi.

5 Ekim 2010 Salı

Akli muvazene

Havaya karanlık basınca
dedeler öfkeden tespih çekecek
saf hüznün dibine vurulduğunda
yeni piçler borçlu olarak dünyaya gelecek

ona verilen eğitimin boktan olduğunu anladığında
andımızı bir güzel söyleyecek
vatani hizmete gittiğinde annesine
küfrederilirken üzülme oğlun bize emanet denilecek

kimisi dayanamayıp siktiri çekecek
ve ayni bokun lacivert trenine erkenden binip
ayakta sıra beklemeyecek
kafa bir dünya şekilde
sıfır hesap sıfır çetele

ama bilinecek ki
ezan saati köpekler uğular
böyle gelmiş böyle gitmeyecek

Atalay Ateş

1 Ağustos 2010 Pazar

Uğurböceği



Nerde o uğurböceği
Pencerede her akşamüstü babamızı beklerken
Bize sağ salim geleceğini müjdeleyen...

Atalay Ateş

Silüet

Bana verebileceğin hiçbir fotoğrafın
Aklımdaki silüetinden güzel olamaz.

Keşke Atalay Ateş yazdı deyebilsek...

31 Temmuz 2010 Cumartesi

Benzetiyorum


Artık sen yoktun
Ve ben
enseme konan sineği
topraktan yeni çıkan çiçeği
ağaçtaki ekşi bir eriği
peşimden koşan -sen sevmesen de- yavru bir kediyi
gıcık herif messiyi bile
sana benzetmeye başladım.
........................
Çünkü benim görsellerimde tek kayıt sendin
Sanki diğer her kız Yıldız Tilbe gibi
Nasıl desem... Ben ayıkken bile güzeldin
........................
Elbet bu "ota boka benzetmeler" geçecek
Hiçbir şey kaybolmuyor sadece alışıyorsun bu da bir gerçek.


Atalay Ateş

29 Temmuz 2010 Perşembe

Ey fotoğrafçı


Ey fotoğrafçı şemsettin siktiri boktan bir foto çektin
Ruhumun morallerini fillere dikdirdin

Atalay Ateş

26 Temmuz 2010 Pazartesi

Onu gördüm


En sonunda bir daha hiç mutlu olamayacağımı düşündüm
Her şey değişti, onu gördüm
Ve mutsuzluğum tescillendi
Onu gördüm ...
Onda kendimi, hayallerimi gördüm.
" Lütfen yapma böyle,
bir gün seni hak eden birisini bulacaksın" deyişini duydum.
Beni istemeyip gidişini gördüm.

Atalay Ateş

23 Temmuz 2010 Cuma

Ruh eşi

Sonunda anladım ki
Benim bana olan fazla
Meğer kendimden nefret ediyormuşum
Tam tersim lazımmış yıllardır bana
Yine de düşünmeden edemem
Ama ya bana beni andıran biri varsa bu dünyada?

Atalay Ateş

Karpaz eşeği

Gözleri ayni sen
Aklı ayni ben
Dedim sana
Aynen bizi yansıtır bu Karpaz eşşeği

Senin böyle baktığın
Benimse sana böyle taktığım zamandan beri...

Atalay Ateş

Market arabası

Marketde...
Yıllar sonra yine gördüm seni
İçi dolu market arabasıyla
Biraz kilo almıştın
Ama artık 6 tane vardı o güzel gözlerden
Alarak kazıklanmadın mı
O pahalı çocuk bezlerinden

Atalay Ateş

22 Temmuz 2010 Perşembe

Araba Şiiri


Araba
Evet, bilirim araba içidenki
Her kız çekici olur
ama sen o an bir başka gözüktün
kalbimdeki yerindendir belki de

Evet, bilirim seni görünce dumur olunur hep
Ama bu seferki yan koltukta oturan
Orman kibarındandı belki de

Atalay Ateş

GÜZEL ŞİİRİ



GÜZEL* ŞİİRİ


Sadece bir kız mıydın sen

Farkın neydi ki diğerlerinden

Cd deki bir şarkı mıydın sen

Sadece bir hafta dinlenibilen


Omzuna uzanan koyu kestane saçlar,

Gülünce çukurlaşan yanakların

Sırf konuşma olsun diye sorulan sorular

Gülerken çıkardığın ses, diz kapakların

Bunların hepsi

Anlamsız iltifatlar


Neler oldu bana hiç anlamam

Rüyamda bruce lee yi sana asılan

pataklayıp anfield roadda santrofor olmam


Sevdiğim sevdiceğim sevilenim maşukum

Unutma herşey süjenin objeye olan ilgisi sadece

Tamam güzelsin ama neye göre kime göre

Gelelim şaşkın süjeye


Bilsen kaç defa küfürettim

Gerçeği göremeyen bu obsesif, kişiliksiz beynime


Sokaktan yayılan yasemin kokusu

Ne yasemini yasemin mi kaldı artık

Asimilasyonun feci etkileri

Ne asimilasyonu asimilasyon mu kaldı artık

Olsa olsa bu uygulanan kolonicilik sistemi,

Komünizm Sonrası turuncu devrim


Saçların ıslak gibi yeni yıkandın kız

Nerden geldi sevdiğim bu yağmur kokusu

Bırak ıslak kalsın saçın kurudu mu

Öyle daha güzeller

Zamanda yolculuk, paralel evrenler,


Azan asperger sendromum, yine ortaya çıkan ikinci kişiliğim

Son 10 yılın en felekat yağmuru, gicimişler, insanların laf anlamazlığı,

Acaba başkası mı var paranoyaklığım

Sarhoş olup bayılma noktasına yaklaşınca

Söylediğim nevizade geceleri şarkısı


Yanağını öpmeyip kirli sakalını yanağına deydiren herifin

Sakalı yüreğimi kesse de hay ben seni öpmeyen onun aklını

Boşuna verilen ümitler, ilgi manyakları

Onlar senin gibi gerçek değiller

Onların hepsi eriyecekler

Tıpkı yaz sıcağında bütünlemeye giren çocuğun aklı gibi, tıpkı ben gibi


Yaklaşan yerel seçimler

Sahi oyunu kime verecen

Umut ve değişim için eski felsefeler

Kahrolsun nihilistler, yaşasısın pasifistler

Bunlar böyle uzayıp gider tümü zırva


Tek gerçek olansa ...

Biliyorum abarttım işi

Ama vaktiyle cin 1 öğretmenin de dediği gibi

Kerem yandı aslı için

Ama sen “avril” aslıdan da güzelsin


Ama yine de neden bu kadar havan

Herkes tarafından mı güzel seçildin

Tamam, içinden çıkılmaz bu en güzel 5 kadın listesinin

Çünkü sadece sen güzeldin

Listemdeki tek güzeldin

Ama benim güzelim değildin


Bilirim bak, hiç bahsetmedim bana olmayan sevginden

Bir gün bitecek bu anlamsızlık, unut gitsin, cidden

Korkma bunların hepsi alkolden

Ayık kafayla zaten bunları söylemem



ATALAY ATEŞ

Bütün şarkılar O'nun içindi.

Bütün şarkılar O'nun içindi.
Ve hepsinden şaşırtıcısı hala anlamamış olman seni ne kadar çok sevdiğimi...